“İskir” bilir misiniz siz? İskir, iksirin 0-5 yaş arasında kullanılan ve çözülemeyen şifresidir:) Gidilen her restaurant ve özellikle kebapçılarda yemek bitiş düdüğüyle birlikte sofrada ne varsa, yarım bardak suyun içine atılıp kürdanla karıştırılması ile oluşur. Anlamsız ve amaçsız bir eylem olmasına karşın, hala her gittiğim yerde içten içe yapmak istediğimdir.
Hindistan cevizi yağı uzun zamandır kullanmak istediğim bir malzemeydi. Ancak ülkemizde elde edildiğini bildiğim halde ithal ürünleri kullanmayı her zamanki gibi kendime yediremedim:)
Atatürk Kültür Merkezi… Çocukluğum demek. Sonra lise yıllarım, göz bebeğim demek. Kendimi bildim bileli, sahneye konulacak her yeni müzikal ve oyunu bambaşka bir heyecanla beklerdim. Güzel babam ikiletmezdi hiç. Bazen günler öncesinden alınmış olurdu biletler. Son gece heyecandan kalbimin atışını ağzımda hissederdim. Aklıma kazınmış kostümler, oyuncular, orkestra çukuru…
Bana yakından da, uzaktan da baksanız hep aynı şeyi görüyor olursunuz. Romantizmden çok bir şey anlamadığım her daim ortadadır. Gerçek olan her şeyle aram oldukça iyidir. Gerçek olanlar her zaman bizi mutlu etmeyebilir. Aslında en güzeli bu değil midir?
Eskiye olan tutkumu beni az çok tanıyan herkes biliyor artık. Bu sevda uğruna kalıcı şeyler yapmak istiyorum. Yepyeni bir konsept ile, hayatınız her alanında sizlerle olabilmek için, projeyi şekillendirmek üzere ilk adımları atıyor olacağım bu hafta. Özellikle eskiye, pişirmeye ve fotoğrafa gönül vermiş tüm meslektaşlarım için masalsı bir mecra olabilmek hayalim. Göreceğiz…
Bir pasta tarifinin üzerine bu kadar duygusal olunur mu bilemem:) Öyle bir 15 gün geçti ki, yazarak anlatabilmem zaten çok zor olacak. Bu sebeple kısaca, ortalarda olamadığım bu zaman süresince merak edilmek, “e hadi artık” diye aranmak çok başkaydı. Teşekkürler…
Balkabaklı Mereng Kek‘ten kalan balkabakları ne olacak diye diye kendimi yedim:) Diğer ülkelerde sık sık dolgu malzemesi olarak kullanılmak üzere hazır satılan karışımın bir benzerini sizler için hazırladım. “Pumpkin Butter” olarak da kullanılan bu ezme, ekmek üstü bir lezzet olarak kahvaltılarda da sıklıkla kullanılıyor. Bugünün küçük sürprizi:)
“Antika” size ne hissettiriyor? Antika Kenan blog sayfamda yer alan ilk yazılarımdan biriydi. Uzun uzun anlatmıştım. Ara ara açıp okuyorum hala:) Peki siz bu konuda neler düşünüyorsunuz? Mesela sadece bir eşya mıdır? Kullanılmadığı ya da modası geçtiği için bir kenara atılanlar mıdır? Yoksa birilerinin istemeden de olsa kopmak zorunda kaldığı hatıraları mıdır? Başkasının eline geçtiğinde hikayesi bitiyor mu, yoksa başlıyor mudur? Her geçen gün, aklımı ve nefsimi daha çok kurcalayan bu konu ile ilgili, somut bir şeyler yapmak istediğimi fark ediyorum. Karşılığını para olarak verip bir çoğunu eve doldurmaktan bir adım daha ötesini. Yazmayı, anlatmayı ve paylaşmayı… Hikayelerini ve bizzat kendilerini sizlerle buluşturmayı. Pişirmekle, koklamakla, ısıtmakla, sofra ve mutfakla ilgili birikmiş tüm hikayeleri ve yıllara yenilmemiş antika ekipmanları, farklı bir konsept ile sevenlerine sunmayı. Birlikte karar verelim mi? Yıllanmış mutfak eşyalarını hatıraları ile birlikte size ulaştırmak istiyorum. Ne düşünürsünüz? En sevdiğim havada, sıcak bir kahve ile ve bütün gün evde… Mucize meyve balkabağı ile bir reçete hazırladım. Köpük köpük, karamelize edilmiş mereng kreması ve sosu ile soğuk havalara yumuşak bir geçiş yapıyor olacağız. Malzemeler: …
Her fotoğraf karesi, her reçete, her malzeme benim için çok değerli. Ancak öyle tatlar var ki, o anlarda ben, ben değilim:) Sadece fıstık ezmesiyle daha fazla haşır neşir olabilmek için tam 10 saattir aynı çekimi yapıyorum. Vazgeçmesi zor bir de meyve var. Sanıyorum denemediğim versiyonu, tatmadığım hali kalmadı muzun. Daha önce hiçbir yerde rastlamadığım bir şey daha denedim. Muz reçeli… Pürüzsüz bir kıvamı var. Daha çok marmelat diyebiliriz. Isı ile temas etmesi sebebi ile inanılmaz güzellikte bir rengi yok ancak, ölmeden önce yenmesi gereken ilk beş madde arasına girebilir şüphesiz. Peki fıstık ezmesi ile buluşunca neler olur? Hamuru alışılmış pay hamurlarının aksine çok sert değil. Dolayısı ile açmak ve şekil vermek çok daha kolay. Dolgu malzemesine göre dilediğiniz baharatla aromalandırabilirsiniz. Afiyet olsun:) Malzemeler: Hamur için; 2 cup un 1 tbsp toz şeker ½ tsp tuz ½ tsp tarçın 230 gr tereyağı (soğuk, küp küp kesilmiş) 6-7 tbsp su (soğuk) 1 yumurta akı Muz reçeli için; 6 adet muz (büyük boy) 50 gr bal 50 gr süt ½ limon suyu 1 adet vanilya çubuğu Krema …
Çoğu zaman şu astroloji meselesi kafamı bulandırıyor. Yalnızca mistik tespitlerden ibaret olmadığının farkındayım. Başka bir görüş açısıyla, tesadüflerden ibaret bir tez olmadığının da. Yer çekiminin bir elma ile kabul gördüğünü varsayarsak, gezegenlerin hareketlerinin de, psikolojik ve fiziksel karakterlerimizi etkiliyor olması çok fantastik gelmiyor. Peki burcumuzun hayatı kolaylaştıran yönleriyle bu denli barışıkken, bizi yoran taraflarını çöpe mi atmalı? :) Şahsen şu evine fazla bağlı olma durumu, sevdi mi Roma’yı yakan, vazgeçti mi silip atan ruh hali, ömür boyu balık etine mahkum eden yemek aşkı ve diğerleri. Kabullendik mi? Tabii ki… Kendimizi böyle de sevdik mi? E illa ki… O halde, yaz aylarında bıraktığımız ipin ucunu sıkıca tutma zamanı. Ana öğünlerde sıkıntıya girmek yerine, ara öğünleri eğlenceli hale getirince, yolu yarı yarıya kat etmiş oluyorum. Genellikle tahıl veya yemiş barları severek tükettiğimi söyleyemem. Yaptığım spor çok ağır olmadığından, protein içerikli ürünleri de tercih etmiyorum. Yani yine eşittirin diğer tarafına kalan, kendi mutfağıma girmek oluyor:) Yalnızca faydalı yağları içeren, lezzetine benim bile şaşırdığım bir reçete var bu defa. En fazla yarım saatinizi alacak ve buzdolabında 1 hafta rahatlıkla …
Yeast and Sugar 